Lastik Üstünde Trafik Dansı
Kadir GURBETCİBaşdöndürücü bir hızla akıp giden insan hayatı, az zamanda çok şey görmemize sebep olsa da pek çok güzelliği de gerektiği gibi yaşamamıza engel olmaktadır. Teknolojik imkanlar, en önemli etken olarak yerini almaktadır. Kara, deniz, raylı ve hava taşımacılığı mesafeleri yakınlaştırmış, seyahatleri tetiklemiştir. Konfor, güvenlik ve hız en çok aranan özelliklerden olmuştur. Peki! Bu kazanımların karşılığın da insanoğlunu bekleyen tehlikeler nelerdir. Şimdi bu konuyu, karayolları açısından değerlendirmeye çalışalım. Türkiye'de ulaşım ve taşıma, ağırlıklı olarak karayoluyla yapılmaktadır. Son yıllarda, bölünmüş yol uzunluğu ve kalitesinin ciddi oranda artması bu oranı daha da arttırmıştır. Bu artışa paralel olarak, trafik kazaları, insan unsuru ve çevresel şartlar devamlı gündemde kalmaktadır. İlk trafik kazası 1896 yılında olmuş. Dünya Bankası ve Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, her yıl trafik kazalarında bir milyon 200 bin ölü, 50 milyon yaralı oluşmakta, üstelik 2020 yılında bu oran yüzde 65'lere varacağı tahmin edilmekte. Ölenlerin yüzde 70'i gelişmekte olan ülkelerden. İlk sırayı yaşları, 15-44 olan erkekler meydana getiriyor. Çin, her yıl yüzde 110 artışla başı çekiyor. Kaza sebeplerin de yüzde 8,5 araçlar, yüzde 25 yol ve çevresiyle, yüzde 95'i ise sürücülerden kaynaklanmaktadır. Yaygın sürücü hataları; hız, takip mesafesini korumama, trafik işaretlerine uymama, dikkatsizlik ve alkol olarak söylenebilir. Trafik literatürün de, 30km hızla meydana gelen çarpma ile 50 km hızla oluşan çarpma arasında 9 kat fark olduğunu ayrıca bu hızın 90 kilometreye çıkması halinde çarpmanın vücuda etkisi 10. kattan düşmekle eşdeğer olduğu belirtilmektedir. Emniyet kemeri, araç içi ölümleri yüzde 45, ağır yaralanmaları yüzde 50 oranında azaltmaktadır. Göz, 190 ile 200 derecelik bir alanı algıladığı halde, yapılan hızla ters orantılı olarak görebilme açısı düşmektedir. Yapılan çalışmalar da, 130 km hızla giden bir aracın 30 derecelik bir görme açısına sahip olduğu saptanmıştır.130 kilometrenin üstündeki hız, kontrolün araç'a geçtiğinin net belirtisidir. Kandaki alkol miktarının 1.00 olduğun da bile kazalara yüzde 70 sebebiyet verdiği belirtilmektedir. 0,50 promilde 2, 1,50 promilde 25 kat daha fazla kaza yapma ihtimali artıyor. Bir duble(her halde yarım çay bardağı) rakı ile 0,50 yani yasal olmayan sınır yakalanmış oluyor. Amerika da 1984 yılından beri 21 yaş altına içki satılmıyor. Araç içinde açık alkol taşıma da yasak. Alkollü araç kullanan sürücülere eyaletler arası farklılık göstermekle beraber hapis, rehabilitasyon merkezine sevk, alkol kelepçesi, ehliyete el koyma gibi ciddi caydırıcı müeyyideler uygulanmaktadır. Trafik kazalarında, en savunmasız olanlar ise yaya ve bisikletli olanlar. Ayrıca uykusuzluk, kasksız motosiklet kullanma, seyir halinde telefonla konuşmak, mesaj atmak, araç arkalarındaki yazılar, yol kenarı reklam panoları ve normal olarak gidilecek mesafeye kısa sürede gitme ‘hastalığı' gibi sebepler kazalara sebep olmaktadır. Trafik kazalarının önüne geçmenin muhakkak birçok bileşeni var. Açılan bölünmüş yollar ve artan araç kaliteleri ölümlü kazaları azalttığı bir gerçektir. Londra da 9, Paris te7, İstanbul'da yaklaşık 578 sürücü kursunun varlığı, herhalde yeni ehliyet almaya başladığımız sözü ile ifade edilemez. İlköğretim müfredatında trafik dersleri ve yerel idarelerin uygulamalı trafik eğitimine zemin hazırlamaları iyi örnekler. Fakat hala, Üniversitelerimiz de Trafik Mühendisliği ve konuyla ilgili bölümlerin yeterince olmayışı eksikliktir. Trafikte saygı ve tedbir hayatı kolaylaştırır. Belki, araç kullanırken yapacağımız tek hata bizi ve ailelerin sonunu oluşturur. Bazen de ikinci hataya fırsat kalmayabilir. Emniyet kemerini, sahte aparatla susturmak bu yazıda sizce nereye oturur. İçimiz ve altımızdaki ‘azgın atı' dizginleyebilmek gerek. Gandhi'nin söylediği gibi; davranışlarınıza dikkat edin; alışkanlıklarınız, alışkanlıklarınıza dikkat edin; değerleriniz, değerlerinize dikkat edin; karakteriniz, karakterinize dikkat edin; KADERİNİZ olur. Lastik üstünde trafik dansı